Bedavanın Kıymeti 04.11.2013

Danışmanlıkta kuraldır; Müşteri daha çok para verdiği danışmanı daha iyi dinler, ciddiye alır. Ucuza aldığı fikirler duruma göre değerlendirilir veya değerlendirilmez ama bedavadan aldığı aklın hiç bir kıymeti yoktur. Bazı müşteri adayları danışmanı sınamak veya beleş fikir almak için ilk görüşmede çok detay sorular sorar. Bazen biz de kaptırıp gideriz ve ayak üstü bir sürü fikir dökülür masaya. Sonrasında birinin dahi hayata geçtiğini görmedim. BEDAVA çünkü.

Müşteri yerel ajansa iki bin liraya yaptırdığı logonun üzerini çizebilir, başka ajanslara alternatifler ürettirebilir ama iki yüz bin avro ödediği logoyu tam içine sinmese de kullanır.

Bazen müşterilerimiz adına onların bayilerine, acentelerine hizmet veririz. Bütçeyi ana şirket yüklenmek ister. Biz, yapılan işin ciddiye alınması için faturanın en azından bir bölümünün bayiye kesilmesi konusunda ısrar ederiz. Tabi böyle yapınca işi alamayız, ayrı konuJ

Peki televizyonlarda yayınlanan kamu spotları neden bu kadar yavandır? Hatta bir kısmı berbattır? Çünkü BEDAVA’dır. Onu yayına koyan kurumun yöneticileri iş sonuçları açısından hiçbir risk almamaktadırlar. Bir reklam kampanyasına beş milyon dolar yatıran pazarlama müdürünün elleri titrer çünkü o reklamdan sonuç almak zorundadır. Eğer beklenen satış, pazar payı veya marka değerlerindeki artış vs gerçekleşmezse hesabını sorarlar. Halbuki bedava yayınlanan kamu spotu sonrasında kimseye bir şey sorulmaz. Haydan gelen huya gitmiştir. Bu yüzden, kamu yöneticisi risk içerebilecek bir cümle dahi kullanmak istemez kamu spotunda. Böyle olunca da yapılan işin bir iletişim değeri kalmaz.

Peki televizyonlarda kamu spotları dışında izlediğiniz en vasat iletişim çalışmaları nelerdir? Ben söyleyim; Dizilerin veya diğer programların tanıtımları. Oynayacak diziden birkaç sahnenin arka arkaya eklendiği basit videolardır bunlar. Hiçbir yaratıcı fikir veya görsel zenginlik içermez. Çünkü onlar da bedavadır. Yani cepten para çıkmadığı için kanal yöneticileri öyle görmektedir. Yoksa o zamanın fırsat maliyeti çok yüksektir.

İktidar partilerinin veya belediyelerin dağıttığı BEDAVA kömürlerin oya dönüştüğünü düşünür bazıları. Ben buna inanmam. Kömür almayanlar oyunu (atıyorum) AK Parti’ye neden veriyorsa alanlar da aynı nedenle veriyor bence. İnsanlar bu kadar ucuz değil. Yani BEDAVA kömür bir pazarlama projesinden çok hayır işidir.

Özetle bir şeyleri BEDAVA vermek çoğu zaman işi değersizleştirir, dengeleri bozar ve zannedildiği kadar da işe yaramaz. Türkiye’nin en önemli kamu projelerinden olan Marmaray’ın iki haftalığına BEDAVA tutulması böyle bir değer erozyonuna yol açmış gibi görünüyor. Bazı insanların günde on on beş kere gidip geldiği söyleniyor. Bu lüzumsuz kalabalığın yarattığı sıkıntılar da proje hakkında bir sürü olumsuz laf edilmesine sebep oldu. Peki faydası ne oldu? Bilmiyorum.

Marmaray ilanlarının görsel zaafı bu reklamların da BEDAVA yaptırıldığı izlenimi yaratmıştı. Üzerine yapılan bu gereksiz BEDAVA kampanyası işi iyice ucuzlattı. Güzelim projeye yazık oldu.

Yorumlar
Bütün Yorumlar.
Yorumlar